Antidepresan Kullanırken Yaşananlar

Arkadaşlar öncelikle merhaba, şimdi blogda yazdığım yazıların başlıklarına bakınca "bu ne amk" her boka bir şey yazmış dediğinizi duyar gibiyim. Aslına bakarsanız haklısınız her bok hakkında yazıyorum. Bunun bir sebebi var; lanet olası hayatım çok sıkıcı ve yalnız. Ufak bir yerde yaşıyorum ve çok fazla insan yok hayatımda.

Konuya gelecek olursak; arkadaşlar burada yazdığım hiç bir yazı yoruma veya tahmine dayalı bir yazı değil onu belirtmek isterim. Ayrıca benim yaptıklarımın veya söylediklerimin doğru olduğu konusunda da bir iddiam yok. Sadece deneyimlerimi paylaşıyorum ve yazıyorum mesela bu yazıyı akşam 10 buçukta yazıyorum. Bu aralar efexoru da bırakmanın verdiği ruhsal karmaşalar var o yüzden yazmak için tam zamanı dedim.

Antidepresan nedir kısmına gelecek olursak; şaka şaka o kısıma gelemeyeceğiz zira doktor değilim yazdılar içtim. Ama bu yazıyı depresyon süreçlerini hem ilaçlı hem ilaçsız yaşayan biri olarak yazabileceğimi düşündüm. İlaç kullandığım dönemde piyasadaki bir çok ilacı kullandım aslına bakarsanız. Bir ara kobay faresi gibiydim. Evet buradan da anlaşılacağı üzere bir çok kişinin internette plasebo etkisi dediği şeyin, kullandığı ilacın ona etkisi olmadığı durumu, olduğunu görüyoruz.

Bir yıldan fazla süredir ilaç kullanıyorum. İlk doktora gittiğimde gerçekten nefes almaya mecalim yoktu. Yemek yemiyor, işe zor gidiyordum. Doktora gittim ve bana orta depresyon ve anksiyete teşhisi koydu. Açıkçası uçak korkumu xanaxla çözünce bunca yıl gitmediğime pişman oldum. Bu arada  xanax gerçekten tehlikeli bir ilaç, beni uçağa bindiren ilaç sizi nerelere bindirir varın siz hesap edin, dikkatli olun. Doktor ilk olarak prozac, sulinex xr ve xanax yazdı. 180 boyunda 82 kilo biriyim. Bu ilaçlarda hem başlarken hem bırakırken tek bir prensip var o da; piramit sistemi. Yani yokuşu kaçla çıkıyorsan, o hızla geri in hesabı. Bunu yapmazsanız gerçekten sıkıntı yaşarsınız.

Prozac şurup şeklindeydi, sulinex ise 37.5 mg şeklinde haptı. Yaklaşık 10 gün bunları dozu arttırarak kullandıktan sonra bu iki ilaçtan biri ben de alerji yaptı. Tam ilaçlar işe yaramaya başlamıştı ki tadımız kaçtı diyelim. Önce alerjiden bahsedeyim. Bildiğiniz deri dökülmesi ve kızarıklık. Prozac da böyle bir şeye ihtimal vermiyorum dese de doktor sonradan sulinexle aynı içerikte bir ilaç kullandığım için bu alerjiye sebep prozac diye düşündüm. Diyeceksiniz ki ilaçların etkisi nasıl hissediliyor. Şimdi yan etkileri mide bulantısı, ellerde titreme, baş ağrısı, baş dönmesi vs her türlü fiziksel sıkıntıyı yaşıyorsunuz. Ruhsal olaraksa bir neşelenme hali geliyor. Ama önemli olan neşe hali değil umursamazlık. Bir umursamazlık geliyor. İşte o an iyi gelmeye başladığını anlıyorsunuz. Neşe bir yan etkiyken, umursamazlık bir tedavidir. Ama dediğim gibi bu ilaçlara devam edemedim. Alerjiden dolayı bırakmak zorunda kaldım ve kabus gibi günlerin başlayacağı kısma geldik.

Prozac ve sulinex macerasından sonra doktor Citoles yazdı. Bu arada xanax ı 1.5 ay günde 0,75 mg kullandıktan sonra sadece bulundurma durumuna geçtik bu xanax a ayrı bir paragraf açacağım sonra hatta üstüne yazı bile yazılabilecek bir ilaç xanax ve efexor. Neyse citoles i yaklaşık 2 ay kullandıktan sonra kendimi gerçekten iyi hissetmeye başladım. Başlarken mide bulantısı ve baş ağrısı hariç pek bir yan etkisini görmedim. He şunu unutmadan söyleyeyim tüm bu ilaçların ortak bir noktası var ki o da kabus görmek bundan kaçamazsınız. Antidepresan kullanımında yapılan en büyük mallığı şimdi açıklıyorum. Citolesi 2 ay kullandım ve gayet iyi hissettim. İlaç da azalınca "yhaaa oğlum gerek yok artık almana" şeklinde dangalakça bir fikir yürüttüm. İlaç bitti 2-3 gün almadım her şey harika giderken bir saat içerisinde ebemin şeyini tersten görüp sonu hastanede bitti.

Bu arada doktoru da değiştirmiş bulundum. Yeni doktor efexor xr verdi. Ömrü hayatımda bu kadar ağır yan etkisi olan bir ilaç görmedim sanırım. Bu ilacı da risperdal ile beraber yazdı doktor. Gerçekten kabus gibi bir 10 gün yaşattı bu iki ilaç bana. Fiziki olarak; baş dönmesi, uykusuzluk, el ayak titremesi, çınlama, kulakta uğultu, mide bulantısı vs gibi etkilerin hepsini yaşadım. Risperdali 1 ay kullandıktan sonra doktor bıraktırdı. Sanıyorum risperdal sakinleştirici gibi bir şey. Efexor xr a 37,5 75 150 225 mg şeklinde devam ettim. 225 i bir ay kullandım ve doktor manik duruma geçtiğimi anlayınca azaltarak bitirelim artık bu işi dedi. Tekrar aynı sırayla indik. Şuan 4-5 gündür almıyorum ilaç. 2 başlıca fiziksel yoksunluk göstergesi var birincisi brain zap denilen ki ben kendisine lag diyorum. Gerçekten beyin sanki bir serverdan internete bağlı da ara ara pingden dolayı server kopuyor gibi donup kalıyor bir elektriklenme falan oluyor. Diğeri ise gerçeklik hissini kaybetmek. Ekran kayıyor gibi falan oluyor. Ruhsal olarak ise durduk yere mal gibi içinize öküz oturur gibi ağlamak. Mesela dün gece 3 de kalktım yataktan sakince salona gittim 15 dakika ağladım yoruldum geldim tekrar yattım. Rüyaları ve kabusları saymıyorum. Full Hd kalitesinde gerçekçi rüya ve kabuslar bu işin raconunda var. Efexoru bırakırken yaşadıklarımı not ediyorum. Bırakınca burada paylaşacağım. Herkes efexorun bağımlılık yaptığını söylüyor ancak bağımlılık dediğin alınca kendini iyi hissettirir bu bağımlılık değil bildiğin kölelik alınca iyi hissetmiyor normale dönüyorsun.

Bu hayatta 2 tane ilaçla gönül bağı kurdum. Birincisi alka seltzer, ikincisi ise xanax. Yanlış anlamayın xanax a bağımlı değilim. Seviyorum. Düzenli kullandığım bir ilaç değil ama saygı duyduğum bir ilaç. Aldığınız zaman sizi çok ince çizgilerde yürütebilecek bir ilaç. Gerçekten önemli kararlar vs verecekseniz bu ilacı en az 1 hafta öncesine kadar kullanmamış olun. Alınca herkes mallaştırdığını söylese de mallaştırmıyor, boyayı incelten tiner gibi bir etkisi var beyine. Güzelce bir inceltiyor, kıvama getiriyor. Güzelleştiriyor. Kısacası işlevsel bir hale sokuyor bence. Ama bağımlı olunabilir gerçekten. Zaten kırmızı reçeteyle vermeleri bu yüzden sanırım. Canımız ciğerimiz Xanaxımız kendisine değil yazı yazmak, şiir yazılır hatta film bile çekilir. Ama dediğim gibi bunu problemlerden kaçma yöntemi olarak kullanırsanız muhtemelen başınız her sıkışınca bunu alacaksınız.Sonra bu bir davranış şekli olacak. Sigarayı dertlenince içmek gibi bir şey bu çözüme faydası olmaz yani hayatınızda bir sorun varsa o vardır. Xanax bunu çözmez xanax beyninizdeki yanlış giden şeyleri çözer, kullanım amacı budur. Bundan saparsanız sıçarsınız.

Şimdi gelelim şahsi görüşüme. Antidepresan neden ihtiyaç ya da bir ihtiyaç mı? Duyguların pek matematiği olmuyor. Demem o ki dert penis gibi herkesin ki kendine büyük.Yani biri bmwsine taş değdi diye bunalıma girerken, diğeri evine ekmek götüremediği için bunalıma girebilir.Bu ikisi aynı mı diyorsunuz ama aynı. İşte matematiği olmayan kısmı bu zaten. Bir kıstas yok. Depresyona girdiğimde en sık duyduğum şey aman neye takıyorsun git gez dolaş, hobi edin, bir şeylerle uğraş vs gibi cümleler oldu. Bu angusların üzerine kusmak isterdim açıkcası. Arkadaşlar herkes bir değil. Herkes dertleriyle baş edip dimdik duramayabilir. Zaten modern tıpta da yeri olan bir şey için kendi kendine iyileşmeni beklemek biraz saçma. 1 sene miden ağrıyor ve doktora gidip ilaç almıyorsan bu gerçekten aptallık. Ben daha önce de depresyona girdim. Hatta bütün hayatım öyle geçmiş bile olabilir bilmiyorum. Ama şuan kendimi tüm zamanlardan iyi hissediyorum. Daha umursamaz ve rahat bir insan olarak tanımlıyorum kendimi. Yani ilaçların faydasını gördüm diyebilirim. Ama uyarayım hiç kolay değil bu ilaçları kullanmak. Doktorlar ilaç yazmadan önce zaten teşhisi mutlaka koyuyor. Yani gidip tek başınıza eşten dosttan alınıp iki yutayım iyi hissedeyim diyip alınacak şeyler değil. Plasebo etkisi hiç değil. Gerçekten hastaysanız işe yarayan ilaçlar. Ama süreç çok zor bir ton yan etkisi var ve ruhsal olarak sizi mahvediyor. Yeri geliyor ben neden bu haldeyim diye oturup ağlıyorsunuz saatlerce böyle de paradoksları var.

İlaçları bu kadar anlattım. Yani bilmiyorum canım sıkıldı yazdım aslında atladığım unuttuğum ya da sormak istediğiniz bir şey varsa yorumlara yazabilirsiniz. Ekşiden çok mesaj alıyorum bi de vlog yapsana neden yazıyorsun vs diye. Teknoloji ne kadar ilerlerse ilerlesin, okumak yazmak bu asla bitmeyecek. Şimdi ben bunu yazıyorum 100 kişi okursa, bu yazıyı yazan 100 farklı insan olacak. Hepsi sesimi, saçımı, başımı farklı hayal edecek bu büyük bir zenginlik bence.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Efexoru Bırakmak

Umursanmamak